Kutudan Groza Çıktı!

Var Mısın Yok Musun da 21 Ağustos akşamı yarışmacı Serhat Uludağlar'dı.


Serhat Uludağlar aynı zamanda Türk Metal Camiasının,
özellikle de Black Metal dinleyicilerinin yakından tanığı Bahadır Uludağlar'ın babası.


Bahadır Uludağlar yarışmaya izleyici olarak katılmakla kalmadı aynı zamanda
projesi olan Groza grubu elemanlarıyla "Yalnızca Bir Kez" adlı parçalarını
(playback de olsa) çaldılar.


İzlerken kafamdan geçen "Bahadır sen ne yaptın 'metal'ci ağır abiler şimdi seni yerin dibine sokacak"... düşüncesiydi.
Öyle de oldu! Ama bu tiplere kendim cevap yazmak yerine Bahadır' dan bizzat alıntı yapmak istiyorum:
"her metalci birey bu müziği sadece kendisine ait sanıyor. sahiplenmek elbette güzel ama tüm gruplar toplanmış ve o arkadaşın odasında yalnız başına dinlemesi için albümler yapmış da, başkasının dinlemeye hakkı yokmuş gibi davranmanın anlamı yok.
metal müzikte kitlesel olabilir veya kitlesi dışına taşabilir pekala. evet bencede müzik medyada olmalıdır.
medyada olunca bu "herkesss metalci olsunnnn" isteği değildirki... yine seven dinleyecektir ve yeni bir kitleninde doğmasına neden olacaktır. doğsun ne varki? diyorum ya bu müzik hem bizim, hemde sadece bizim değil. her müzik tarzı gibi...

insanların şok olup otomatik olumsuz tepkiler vermeside bundan bence. evet prime time''da ülkenin en ratingli programında bir metal grubunu görmeye sizler gibi bende alışık değilim ama alışırız. klasik bir söyle olacak ama at gözlüklerini hakikaten bırakmak,
17 yaşındaki asi metalci gibi davranarak "undergrounda ihanet ettiiiii, yakalımmmm" tarzı davranışları bi kenara bırakmak lazım. ben yıllarını bu işe vermiş bi müzisyen olarak şahsen "metale şu uymaz, bu uymaz, onu dersem şöyle eleştirirler,
bunu yaparsam afaroz edilirim camiadan vs vs" gibi şeylerden o kadar sıkıldımki... Sadece müzik yapıyoruz... müzik dinlemek bazen üzer, bazen karanlık yerlere götürür, bazende iyi hissettirir. sonuç şuki müzik dinlemek ve müzikle yaşamak mutlu eder.
bizde bunu kovalıyoruz sadece ve başka kovalamak isteyenlerede bazen konserlerde 100'ler, 1000'ler önünde, bazende tv'lerde milyonlar önünde seslenebiliriz.


Dönelim yarışmaya...
Serhat Amca ne yapmış bakalım=)
Kutusunda 500.000 olduğuna inandığını söyleyen Serhat Bey, bu inancına rağmen
Hamdi Bey' in 92.000 TL’lik teklifini riske atmak istemeyip kabul etti.


...Ancak Serhat Bey' in 2 numaralı kutusundan 500.000 TL çıktı!
Ne diyelim 92.000 TL de az buz para değil hayırlı olsun =)

Album Of The Month: What Lies Beneath by Tarja



Disc 1:

 01. Anteroom Of Death (feat. Van Canto)
02. Until My Last Breath
03. Dark Star (feat. Phil Labonte)
04. Underneath
05. Little Lies
06. Rivers Of Lust
07. In For A Kill
08. Montañas de Silencio (exclusive U.S. track)
09. Falling Awake (feat. Joe Satriani)
10. The Archive Of Lost Dreams
11. Crimson Deep

Disc 2:

01. We Are
02. Naiad
03. Still Of The Night (Whitesnake Cover)

Ağustos sonunda Universal Music etiketiyle yayınlanan "What Lies Beneath",
Tarja Turunen' in 3. studyo albumu.
Tarja nın vokal stilini her albumde geliştirdiği, farklı tarzlarda da sesini başarılı kullanabildiğini
ve gün geçtikçe de bu anlamda kendini yenilediğini bu albumde birkez daha görüyoruz.
"What Lies Beneath"de de Tarja'nın vokali, her zaman olduğu gibi yine
zarif, pürüzsüz, ve duygusal.

Albumde Tarja' ya birkaç konukla (Joe Satriani, Van Canto, Phil Labonte) birlikte
Slovak Senfoni Orkestrası eşlik etmekte.

Phil Labonte' in konuk vokal olarak yeraldığı, "Dark Star" albumun hitlerinden.
Lacuna Coil soundunu anımsatan enerjik parçanın intro ve fonunda ezan sesi duyuyoruz.
Her ne kadar metal müzik içinde ezan sesi kullanılması
artık sıradan gelmeye başlamış olsa da,
Tarja nın parçasındaki sesin şöyle bir ehemmiyeti var;
Tarja geçtiğimiz sene İstanbul' a gelir.
Dışarıda olduğu bir sırada camiden yükselen sesi duyar
ve sesten etkilenip o sırada kayıt yapabileceği bir aygıt arar
ve i-phone uyla kayıt yapar.
Daha sonra "Dark Star" parçasının başındaki eksikliği
doldurmaya çalıştıkları sırada, önceki sene yaptığı bu kayıt aklına gelir.
Ve üzerinde oynama yapmadan parçanın başına konur.
Ve uyumun muhteşem olduğu görülür.
Diğer öne çıkan parçalar; açılış parçası “Anteroom of Death” ve “Rivers of Lust”.

Nightwish dönemlerine özlem duyanlara da “In for a Kill” parçasını armağan ediyorum...


Hiç şüphesiz Tarja'lı Nigtwish' ı arıyor gözlerimiz.
Daha heavy sound, daha sert riffler duymak istiyor gönül.
Fakat Nightwish' in de son hali ortada...

Hal böyleyken bizlere de böyle bir albümü öpüp
başımızın üstüne koymaktan başka birşey düşmüyor 7/10.